Islak Kibritler

Islak Kibritler

Recep Şükrü Güngör'ün yazısı...


Genç kuşak öykücülerden Akif Hasan Kaya ilk kitabı Islak Kibritler’le selamladı okuru. Okur Kitaplığı yayınlarından sunulan öykülerde dikkati çeken unsur aile. Akif Hasan Kaya aile öyküleri yazıyor denebilir. Her kahramanı bir yönüyle aileyle bağlantılı. Yer yer romantik edada kahramanlarını maziye götürerek anlatıyor öykülerini.

Yazar iki cepheli anlatımdan yararlanmış. Aynı olayı iki kahraman üzerinden anlatma tekniğini başarıyla uygulamış. Bunun yanında şiirsel anlatımdan da çokça yararlanıyor.
Islak Kibritler yazarının dikkat çeken başka bir yönü de öykülerde koku unsurunu incelikli kullanması.

Psikolojik anlatım ağır basıyor bu öykü kitabında. Her son trende, tren işçisi babasını karşılayan çocuk gün geliyor son trenden babası inmiyor. 

Her gün aynı saatte çalan komşusunun saatiyle uyanan adam saatin duvara çarpılıp kırıldığını böylelikle komşunun her gün yeni bir saat alması gerektiğini merak ediyor. Kimseyle görüşmeyen, konuşmayan komşusunu takibe başlıyor. O da takip edildiğini fark ediyor. Öykünün sonunda takip eden ile takip edilenin aynı kişi olduğunu anlıyoruz. Hastalıklı insanın hali Çalar Saat öyküsünde ince ince anlatılmış.

Kitabın ilk öyküsü Kum Saati’nde ailenin dağılışı, ihtilal sonrası ülkenin dağılışı kum saatinin dağılışı ile ilintilendirilerek verilmiş. Tünel öyküsünde insanoğlunun hayat macerası korku, ürperti, ümit arasında işlenmiş. Yazar, tren hattının traverslerini ve balastlarını hissettirecek kadar başarılı anlatmış.