En çok nazar-ı hayretleri celb eden, semavatın bağırmasıyla ışıklandırmasıdır

En çok nazar-ı hayretleri celb eden, semavatın bağırmasıyla ışıklandırmasıdır

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim

Sual: Ra'd ve berkin zulümat kelimesine atıflarından anlaşılır ki, bunların zarfı yağmurdur. Halbuki zarfları buluttur, yağmur değildir.

Elcevap: Dehşetinden bayılmış olan sâmice, o yağmurun herşeyi ihata etmiş olduğu zannedildiğine göre, ra'd ve berk de yağmurun içine aldığı şeylere dahildir.

Sual: Zulümatın aksine, ra'd ve berkin müfred sigasıyla zikirleri neye işarettir?

Elcevap: Yolcuların en çok nazar-ı hayretlerini celb eden, semavatın bağırmasıyla mevcudatı âni olarak ışıklandırmasıdır. Bunlar ise mânâ-yı masdarîdir. Mânâ-yı masdarî müfred olur, fert ile ifade edilir. Ve keza ra'd olsun, berk olsun, semavî ayetlerden efradı pekçok birer nevidirler. Burada onlardan maksat nevileridir, efradları değildir. Onun için müfred olarak zikredilmişlerdir.

Sual: Ra'd ve berkteki tenvin neye işarettir?

Elcevap: Ya mahzuf bir sıfata ıvazdırlar; takdir-i kelâm رَعْدٌ قَاصِفٌ pek gürleyen بَرْقٌ خَاطِفٌ göz kamaştıran demektir. Yahut ra'd ve berkin nekre ve meçhuliyetlerini ifade içindir. Çünkü yolcular gözlerini yummuş, kulaklarını tıkamış olduklarından, ra'd ve berki olduğu gibi görmüş ve tamamıyla işitmiş değillerdir ki, onları hakkıyla bilsinler.

Bediüzzaman Said Nursi
İşârâtü'l-İ'câz